Turkish

BÖBREK VE İDRAR YOLLARI TAŞLARI

  • Anasayfa
  • BÖBREK VE İDRAR YOLLARI TAŞLARI
image

BÖBREK VE İDRAR YOLLARI TAŞLARI

Böbrek ve böbreklerden çıkan idrarı idrar kesesi(mesane)ne taşıya üreter isimli idrar borucuğunun taşları çok yaygındır. Taş, idrar yollarındaki idrardan gelen kristallerin geliştirdiği sert bir kütledir. Böbrekte ya da üreterde bulunabilir. Böbrek ve üreter taşları, genellikle herhangi bir rahatsızlık vermeden dökülür fakat bu hastalık, bilinen en ağrı verici deneyimlerden biri haline gelebilir.

  • Taş hastalığı sık görülür, toplumda her on kişiden birinde herhangi bir aşamada taş oluşur.
  • Yaşamınız boyunca %5-10 taş oluşturma riskiniz vardır.
  • Erkekler, kadınlardan 3 kat daha fazla sıklıkta taş oluşturur. Bu fark, yaşam tarzındaki ve diyetteki değişiklikler nedeniyle artık azalmaktadır.
  • En çok 30 ile 50 yaş arasında taş oluşma ihtimali bulunur.
  • Taş hastaları yaşamları boyunca bir defadan fazla taş oluşturur.

Böbrek ve üreter taşlarının tedavisi

Tedavi seçiminde etkili olan faktörler:

  • Belirtilerin ciddiyeti
  • Taşın özellikleri
  • Tıbbi geçmişiniz
  • Hastanenizde uygulanan tedavi yöntemi ve doktorunuzun tecrübesi
  • Kendi kişisel tercihleriniz ve değerleriniz

Bütün taşlar tedavi gerektirmez. Eğer taşınız rahatsızlığa neden oluyorsa ve doğal yollarla idrardan düşmüyorsa tedaviye ihtiyacınız var demektir. Önceden mevcut tıbbi hastalıklarınız varsa da doktorunuz tedavi önerisinde bulunabilir.
Herhangi bir rahatsızlığa sebep olmayan bir böbrek veya üreter taşınız varsa genellikle takip edilir. Doktorunuz, durumunuzun kötüye gitmediğinden emin olmak için size düzenli kontrollerinize dair bir program verecektir.
Taşınız idrarla atılması muhtemelse doktorunuz, bu süresi kolaylaştıracak ilaçları reçete edebilir. Buna konservatif tedavi denir. Taşınız büyümeye devam ediyorsa, sık ve şiddetli ağrı yapıyorsa aktif tedavi görmeniz gerekir.

Konservatif taş tedavisi
Çoğu böbrek ve üreter taşı, işeme esnasında kendiliğinden vücudu terk eder. Ancak taşın yerine ve boyutuna bağlı olarak atılması belirli bir zaman alacaktır. Taş hareket ettiği zaman renal kolik şeklinde ağrılarınız olabilir. Taşınız çok küçükse %95 ihtimalle 4 hafta içerisinde kendiliğinden atılabilir.
Aklınızda kalsın:

  • Taş, mesaneye ne kadar yakınsa taşın atılma ihtimali yüksektir(küçük ölçekli taşçıklarda)
  • Taş ne kadar büyükse taşın atılma şansı da o kadar azdır

Yaygın olan 2 farklı koruyucu tedavi seçeneği bulunmaktadır: Medikal Ekspulsif Terapi (MET) ve idrar asidi taşlarının çözülmesi. Her iki durumda da ilaç tedavisine ihtiyacınız vardır.

Aktif taş tedavisi

Böbrek veya üreter taşları, belirtilere yol açmaları halinde tedavi edilmelidir. Taşları çıkarmanın 3 yaygın yolu vardır: şok dalgaları ile taş kılması (ESWL) , üreterorenoskopi (URS) ve perkütan nefrolitotomi (PNL) .
Hangi aktif tedavi yönteminin sizin için en iyisi olduğu birçok faktöre bağlıdır. En önemli faktör, taşın sebep olduğu belirtilerdir. Doktorunuz, taşınızın böbrekte veya üreterde bulunmasına dayalı olarak farklı tedavi seçenekleri önerebilir.
Eğer herhangi bir tıbbi belirtiniz yoksa aşağıdaki durumlarda da tedavi uygulanabilir:

  • Taş büyümeye devam ediyorsa
  • Başka bir taş oluşturma riskiniz yüksekse
  • Enfeksiyonunuz varsa
  • Taşınız çok büyükse
  • Aktif tedaviyi tercih ediyorsanız

Doktorunuz aşağıdaki durumlarda üreterdeki taşın çıkarılmasını önerebilir:

  • İdrar yolundan geçemeyecek kadar büyük görünüyorsa
  • İlaç tedavisi görmenize rağmen ağrılarınız devam ediyorsa
  • Böbrek fonksiyonlarınız durmuş veya bozulmuşsa

Konservatif taş tedavisi Medikal Ekspulsif Terapi (MET)

Doktorunuz, taşınızı daha hızlı atmanıza yardımcı olacak ve hareket ettiği zaman ağrınızı azaltacak ilaçları reçete edebilir. Buna Medikal Ekspulsif Tedavi (MET) adı verilir ve en çok üreter taşlarında etkilidir. MET sırasında – doktorunuzun önereceği sıklıkta – düzenli doktor kontrolünde tutulmanız gerekir.

Taşın çözülmesi

Eğer ürik asit taşınız varsa, taşınızı çözmek mümkün olabilmektedir. Bu da idrarınızın pH değerini artırarak asidik halden alkali hale getirerek yapılır. 7.0-7.2 arasındaki pH-düzeyinde taş, boyut olarak küçülür ve sonunda tamamen çözülebilir. İdrar pH’ınızı evde basit bir ölçüm çubuğu kullanarak ölçebilirsiniz.

Vücut dışı Şok dalgalarıyla taş kırma (ESWL)

ESWL, vücut dışından taşları kıran bir makine ile yapılır. Taş kırmak için odaklanmış şok dalgaları (kısa sinyalli yüksek enerjili ses dalgaları) deriden taşa iletilir. Taş, şok dalgalarının enerjisini emer ve küçük parçalara ayrılır. Parçacıklar daha sonra idrar yoluyla atılır.
ESWL yöntemi, hastaların büyük bir kısmı için uygundur. Ancak yöntemin başarısı, taşın nitelikleri ve vücut yapısı gibi birkaç faktöre bağlıdır.

İşlem sırasında şok dalgalarının küçük patlama sesine benzeyen sesini duyabileceksiniz. Bu işlem için anesteziye gerek yoktur fakat işlem sırasında ağrı hissetmemeniz için ağrı kesici ilaçlar alacaksınız. SWL işlemi seansa, seansta taşın yeri ve büyüklüğüne bağlıdır.
Eğer taşınızın boyutu büyükse taşınızın tamamının kırılması için birkaç seans yaptırmanız gerekebilir.

Hangi durumlarda ESWL önerilmez?

ESWL, fiziksel durumunuz veya taşın yapısı ile ilgili bazı durumlarda uygulanmamalıdır
Aşağıdaki durumlarda ESWL önerilmez:

  • Gebelik
  • Yüksek kanama riski
  • Kontrol altında tutulmayan enfeksiyon
  • Kontrolsüz yüksek tansiyon
  • Taşa ulaşmayı zorlaştıran fiziki yapı
  • Anevrizma
  • Taşın alt kısmında veya mesanede, idrar yolllarında anatomik tıkanıklık
  • Taşın çok sert olması (örneğin sistin taşı)
  • Taşın boyutu ve yeri nedeniyle atılamaması

ESWL sonrası durum:

ESWL taşlarınızı küçük parçalara ayırır. Bu parçacıklar, ESWL’yi takip eden günlerde veya haftalarda müdahalesiz atılır. Taş parçacıklarını atmak için MET alabilirsiniz.

ESWL öncesi yapılması gerekenler

İşleme hazırlık olarak yapmanız gerekenler detaylı bir şekilde anlatacaktır. Kanın pıhtılaşmasını önleyici bir ilaç kullanıyorsanız ilacı kesmeniz gerekebilir, bu yüzden doktorunuza danışınız. İşlemden önceki 4 saat boyunca hiçbir şey yemeyiniz.

Genel olarak tedavinin hemen ardından günlük yaşantınıza dönebilirsiniz. Ancak işlemin yapıldığı gün mümkün olduğunca dinlenmek gerekmektedir.
Eğer hiçbir ağrınız yoksa taş parçacıklarının atılması için normalden fazla sıvı tüketmeniz çok önemlidir. Günde 2 litreden daha fazla sıvı tüketmeye çalışınız.

Taş analizi için çıkan taşların biriktirilmesi önem teşkil eder.

Aşağıdaki durumlarda derhal doktorunuzu haberdar edeiniz

  • Ateşiniz çıkarsa
  • Böbrek bölgeniz veya böğrünüzde ağrı hissederseniz
  • İşlemden iki gün sonra idrarınızdan kan gelmeye devam ediyorsa

Perkütan Nefrolitotomi (PCNL)

PCNL, büyük taşların böbreğinizden direkt olarsak çıkarıldığı bir cerrahidir. En büyük avantajı, tek operasyonda çok büyük taşların bile çıkarılabilmesidir.PCNL genel anestezi altında gerçekleştirilir.

Ancak ESWL ve URS ile karşılaştırıldığında daha ve komplikasyon riski daha yüksektir. PCNL’nin en sık görülen komplikasyonu kanama ve yüksek ateştir.

PCNL ne zaman düşünülür?

Taşınız çok büyük (2cm’den büyük) olduğunda ve henüz üretere geçmediğinde PCNL düşünülmelidir. PCNL aşağıdaki durumlarda da tedavi seçeneği olarak size sunabilir:

  • Birden fazla taşınız varsa
  • Taşınız çok sertse

PCNL yapılışı
PCNL, genel anestezi altında gerçekleştirilir. Taşın boyutuna göre ya tam parça halinde çıkarılır ya da önce küçük parçalara ayrılır. Bu noktada bütün taş parçacıkları dışarı alınır.

PCNL yapılmaması gereken durumlar

PCNL etkili ve güvenilir bir işlemdir ancak taşa doğrudan ciltten ulaşıldığı için bazı kontrendikasyonları vardır. Kan sulandırıcı ilaçlar kullanıyorsanız işlem öncesinde bunları kullanmayı bırakmanız gerekir, gebeyseniz veya böbreğe girişi engelleyen bir fiziksel durumunuz varsa PNL önerilmez.

PCNL ertsinde birkaç gün hastanede kalırsınız. Tüpünüz varsa doktor veya hemşire tarafından tüpünüz çıkarıldıktan sonra taburcu edilirsiniz. İlk birkaç gün idrarınız biraz kanlı olabilir. Operasyondan sonraki ilk iki hafta fiziki egzersiz yapmayınız.
Aşağıdaki durumlarda derhal hastaneye geri dönmeniz gerekir;

  • Ateşiniz çıkarsa
  • Böbreğinizde veya böğrünüzde ağrı hissederseniz
  • Ameliyattan bir hafta sonra hala idrarınızda kan varsa

Üreterorenoskopi (URS)

URS, küçük çaplı bir endoskop aletiyle yapılan bir cerrahi türüdür. URS yaygındır ve başarı düzeyi yüksek, komplikasyon riski ise düşüktür. URS, genel anestezi altında yapılır. Ameliyatta vücudunuza hiçbir kesi yapmadan endoskop ile üretradan mesaneye girilerek taş çıkartılır.

URS düşünülmesi gereken durumlar
Tıkayıcı tipte taşı olanlar için tam tıkanıklık süresi 3 haftayı geçerse yahut hastanın ağrı toleransı çok düşük olduğu durumlarda düşünülmesi gerekir.

Ne zaman URS önerilmez?

URS işleminin kontrendikasyon gösterdiği çok az durum vardır. Eğer durumunuz anestezi almaya uygunsa ve tedavi edilmemiş bir idrar yolu enfeksiyonunuz yoksa URS, neredeyse her hastaya uygulanabilir. Kişisel durumunuzu doktorunuzla görüşmeniz her zaman önemlidir.

Ameliyata hazırlık

Detaylar doktorunuz tarafından size anlatılacak olsada anesteziye hazırlık açısından operasyondan önceki 6-8 saat içinde yemek, içmek, sigara kullanmak yasaktır.

Genellikle ameliyattan 1 gün sonra taburcu olabilir ve ağır fiziki egzersiz ve aktivite gerektirmeyen günlük faaliyetlerinize dönebilirsiniz. İdrarınız birkaç gün kanlı gelebilir. Eğer işlem sırasında tüp konulduysa, idrar akışınız tekrar normale döndüğünde doktorunuz bunu çıkaracaktır.
Aşağıdaki durumlarda derhal hastaneye geri dönmeniz gerekir:

  • Ateşiniz çıkarsa
  • Böbreğinizde veya böğrünüzde ağrı hissederseniz

Böbrek ve üreter taşı oluşma nedenleri

Böbrek taşlarına ne sebep olur?

Kadın veya erkek olsun herkeste yaşamı boyunca taş oluşabilir. Vücudunuzun idrar üretme biçiminde bir dengesizlik olması halinde taş oluşabilir. Bu da içtiğiniz sıvı miktarıyla ve taş oluşumu tetikleyen maddelerin idrarınızda bulunup bulunmamasıyla bağlantılı olabilir.

Taş oluşumunun başka sebepleri de bulunmaktadır.
Bazı insanların taş oluşturma ihtimali daha fazladır.

Aşağıdaki unsurları taşıyorsanız siz de yüksek risk grubundasınız:

  • Aile geçmişinde taş hastalığı olması
  • Üriner sistemdeki enfeksiyon nedeniyle oluşan taş
  • Taş oluşumuna yatkınlık oluşturan genetik bir durum
  • Üreterlerde daralma
  • Üreter ile böbreğin birleşme noktasında darlık

Bazı ürolojik durumlar taş hastalığı riskini artırır:

  • Medüller sünger böbrek (doğumdan gelen bir kusur)
  • Kist veya kalisiyel divertikül olarak adlandırılan durum
  • Vezikoüreteral reflü (idrarın anormal bir şekilde üreter veya mesaneye geri akışı)
  • Atnalı böbrek (doğumdan gelen bir kusur)
  • Üreterlerinizden birinde üreterosel olarak adlandırılan şişlik
  • Nefrokalsinozis (böbreklerdeki çok fazla kalsiyum bulunması)

Diğer bazı durumlar taş hastalığı ile ilişkilidir. Bunlar:

  • Hiperparatiroidizm (paratiroid bezleriyle aşırı miktarda paratiroid hormonu üretimi)
  • Sindirim yolu hastalıkları (jejuno-ileal bypass, intestinal rezeksiyon, Crohn hastalığı, emilim bozukluğu durumları ve üriner akış sapması)
  • Sarkoidozis (vücudunuzda çeşitli organlarınızda dejenerasyona sebep olan iltihaplı bir hastalık)

Taş oluşumu ayrıca birçok ilaçla da ilişkilidir. Lütfen hekiminizin tavsiyesi olmadan reçete edilmiş hiçbir ilacı kullanmayı bırakmayınız.

Böbrek ve üreter taşlarının belirtileri

Böbrek ve üreter taşının genellikle ağrıya neden olduğu düşünülür. Ancak taşın boyutu, şekli, idrar yollarındaki konumu gibi özelliklere bağlı olarak tıbbi belirtilerde, şiddetli ağrı ile ağrısız arasında değişiklik görülebilir.

Şiddetli ağrı (renal kolik)

Eğer taş, üreterden normal idrar akışını engelliyorsa buna bağlı olarak ritmik tarzda idrar kanalının taşı atmasına yönelik spazma bağlı renal kolik olarak bilinen şiddetli ağrıyı hissedersiniz. Bu, bel ve böğür kısmından kalçaya kadar uzanan alanda hissedilen keskin bir ağrıdır. Eğer taş, böbreğinizde değil de üreterinizde ise ağrıyı kasık ve uyluk bölgenizde hissedebilirsiniz. Erkeklerde yumurtalıklarda da ağrı olabilir.
Renal kolik, idrar yollarında ve üreter duvarında ani basınç artışı sonucu gelişir. Ağrı, dalgalar halinde gelir ve pozisyonunuzu değiştirmeklede azalmaz. Yaşayabileceğiniz en ağrılı durumlardan biri olarak tanımlanır ve doğum sancısına benzetilir.
Renal kolike eşlik eden diğer belirtiler arasında şunlar sayılabilir:

  • Bulantı
  • Kusma
  • Kanlı idrar (pembe renkte görünür)
  • Ağrılı idrar yapma
  • Ateş

Renal kolik, ağrı açısından doktora başvurmayı gerektircek önemli bir durumdur ve yüksek ateşiniz de varsa aciliyet artar.

Taşlar, böğür bölgenizde tekrarlayan, dinmez bir ağrıya da sebep olabilir. Bu tür ağrı başka hastalıkların da belirtisi olabilir, dolayısıyla böbrek veya üreter taşınızın olup olmadığınızın tespiti için bir takım tıbbi testler yaptırmanız gerekecektir.
Bazı taşlar hiçbir rahatsızlığa sebep olmaz. Bunlar asemptomatik olarak adlandırılır ve genellikle küçüktür. Belirtisiz taşlar genellikle diğer hastalıklar için yapılan röntgen filmi veya benzeri görüntüleme işlemleri sırasında tespit edilir.
Böbrek ve Üreteral Taşlarının Teşhisi

Doktorunuz, belirtilerinizin nedenini anlamak için bir takım testler yapar. Buna tanı denir. Öykünüz ve ailesel geçmişiniz sorgulandıktan sonra görüntüleme ve biyokimyasal testler uygulanır.

Görüntüleme teknikleri

Taşınızın yerleştiği yeri saptayabilmek için böbreklerinizin görüntüsünü alınması gerekir. USG, röntgen, kontrastı pekiştirilmemiş bilgisayarlı tomografi (BT), Manyetik rezonans(MR) ve ilaçlı böbrek filmi(IVP) kullanılabilir. Bu taramalar sayesinde taşın boyutu, şekli ve kalınlığı açıkça ortaya konulur.

Renal kolik durumunda, enfeksiyon veya böbrek yetmezliği olup olmadığını görmek için idrar ve kan testleri yapılır.
Taşınızın idrarla atılması bekleniyorsa doktorunuz, taşınızın toplanabilmesi için idrarınızı süzmenizi tavsiye edebilir. Doktorunuz sizde ne tür taş bulunduğunu anlamak için analiz isteyebilir. Bu bilgi, önleyici ve tedavi edici en iyi yöntemin seçilmesine yardımcı olduğu için çok önemlidir.

Tıkanmış ve enfekte olmuş böbrek

Eğer renal kolikle birlikte ateşiniz de varsa veya olağan olmayan bir yorgunluk hissediyorsanız derhal üroloji doktorunuza veya bir hastaneye başvurmalısınız. Kan ve idrar testleri yapılarak böbrekte tıkanma ve enfeksiyon olup olmadığı kontrol edilir. Tıkanıklığın şiddetine göre doktorunuz bir tedavi protokolü oluşturacaktır, ardından enfeksiyonu gidermek için antibiyotik alacaksınız. Taşınızı uzaklaştıracak tedavi ancak bu enfeksiyon giderildikten sonra yapılabilir.

Tekrar taş oluşumunun önlenmesi

Bazı taş hastalarında gelecekte daha fazla taş oluşumu gözlenebilir. Taşınız düştükten veya tedavi ile çıkarıldıktan sonra, doktorunuz tekrar taş oluşma riskinin yüksek olup olmadığını tespit edecektir. Bunun için taşınızı analiz etmesi gerekecektir. Ayrıca tedavi öncesi yapılan kan ve idrar testlerinizin sonuçları da doktorunuz tarafından değerlendirilecektir.Bu tür durumlarda taş analizi, metabolizma testleri ve ailevi faktörler önem arzeder.Bu tür hastalarda ağrı oluşmasa dahi belirili aralıklar(6 ay bazen 1 yıl)la üroloğunuz tarafından kontroller gerekli olacaktır.

Taş oluşumunun önlenmesi için gereken tavsiyeler

Başka bir taş oluşumu riskiniz düşük olsa dahi doktorunuz size birtakım yaşam tarzı değişiklikleri yapmanızı tavsiye edecektir. Bu önlemler, başka bir taş oluşturma riskinizi azaltır ve genel olarak sağlığınızı iyileştirir.

Erişkinler için öneriler.

Daha fazla sıvı tüketin

  • Her gün 2.5 ile 3 litre arası sıvı tüketiniz
  • Sıvı alımınızı gün içine dengeli dağıtınız
  • Su gibi nötr pH’lı içecekleri tercih ediniz
  • İdrar miktarınızı gözetim altında tutunuz. Günlük 2-2.5 litre olmalıdır
  • İdrarınızın rengini gözlemleyiniz. Zira açık renkte olması gerekir
  • Sıcak iklimde yaşıyorsanız veya yoğun fiziksel egzersiz yapıyorsanız daha fazla sıvı alınız. Sıvı kaybınızı dengelemeye yardımcı olacaktır.
  • Protenili gıdaların tüketimini azaltınız yada bol sıvıyla tüketiniz.
  • Düzenli kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyiniz.

DİYET

Kişisel durumunuza göre doktorunuz diyetinizi uyarlama önerilerinde bulunabilir. Bunun öncelikle doktorunuzla görüşülmesi önemlidir.

  • Dengeli ve çeşitlendirilmiş bir diyet uygulayınız
  • Bol miktarda sebze, lifli gıda ve meyve (özellikle turunçgiller) yiyiniz
  • Yumurta, mercimek, beyaz pirinç, soyulmuş elma, üzüm, karnıbahar, kabak gibi düşük okzalat içeren gıdaları daha fazla yemeye çalışınız
  • Diyetinizin yeterli kalsiyum içerdiğinden emin olunuz (günlük yaklaşık 1,000 miligrama denk gelmelidir) Ancak kalsiyum destek ürünleri konusunda dikkatli olunuz ve doktor veya hemşirenizin tavsiyelerini alınız
  • Diyetinizdeki tuz miktarını azaltınız (günde 3-5 gr’ı aşmamalıdır)
  • Özellikle genç hayvan etinde bol olan hayvansal proteini çok fazla almayınız. Bunun yerine avokado, karnıbahar ve bezelyede bulunan sebze proteini alınız
  • Sağlıklı vücut ağırlığınızı koruyunuz (Vücut Kütle Endeksiniz 18-25kg/m2 arasında olmalıdır)

Sağlıklı alışkanlıklar

Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek her zaman için iyi bir fikirdir.

  • Haftada 2 veya 3 kez egzersiz yapmaya çalışınız
  • Stresten kaçınınız

Ürolityazis(Taş hastalığı) için metabolik değerlendirme

Taş oluşturma riskiniz yüksekse doktorunuz metabolik değerlendirme yapacaktır. Bu değerlendirme, sizin hangi ek tedaviye ihtiyaç duyabileceğinizi belirleyen bir dizi kan ve idrar testidir.
Testlerin sonuçlarına göre ilaç tedavisi görebilirsiniz. İlaç tedavisi genellikle hiçbir yan etki yapmaz veya çok az yan etkiye sebep olur. Ayrıca yaşam tarzı değişikliklerinizi dikkate almanıza yardımcı olur Metabolik değerlendirmenin bir parçası olarak doktorunuz sizden 24 saatlik 2 farklı dönemde idrar biriktirmenizi isteyecektir. Bu, taşınızın kendiliğinden düşmesinin veya tedavi ile çıkarılmasının yaklaşık 3 hafta sonrasında yapılır. İdrar miktarınızla birlikte idrarınızdaki değişik maddelerin miktarları da ölçülür.

İdrarınızdaki maddeler arasında kalsiyum, asit bulunur.

İlaç tedavisine başladıktan 2-3 ay sonra doktorunuz, ilaç tedavisinin dozunun ayarlanması için başka bir idrar örneği alacaktır.